• Default
  • Title
  • Date
  • Random

 

LETAİFLER

 

Latife (ince, hoş, nâzik) kelimesinin çoğulu olan Letâif tasavvuf terimi olarak, insandaki ilâhi hakikatleri idrâk ve müşâhede eden manevi melekelerin adıdır.

 

Letâif nedir?

Ruh bedeni baştan aşağı kaplar. Ruhun bazı manevi organları vardır. Bunlar bedende bazı yerlerde bulunurlar. Yerleri sabittir. Bunlara letâif noktaları denir. Yani Letâifler ruhun manevi organlarıdır. Bunlar da bedende bazı yerlerde bulunur.

 

Tasavvufta başlıca Letâif noktaları şunlardır: Kalp, Ruh, Sır, Hafi, Ahfa. Ayrıca iki kaş arasında bulunan Nefis, kafanın üst kısmında bulunan Letâif-i Küll.

  1. Kalp; sol memenin dört parmak kadar altında. İlahi huzur ve tecelliyat mahâllidir.
  2. Ruh; (Bu, terminolojide bildiğimiz ruhtan farklıdır, ruhun manevi bir organıdır. Kendisi değildir.) Bütün Letaifler genel anlamı ile bildiğimiz ruhu meydana getirirler. Ruh sağ memenin dört parmak kadar altında. Burada manevi bir organ ve bir Letâif olan Ruh, ilahi muhabbet ve sevgi merkezidir. İlahi aşk ve muhabbet mahâllidir.
  3. Sır; sol memenin iki parmak kadar üstünde. Sır ilahi vahdet (birlik) merkezidir. İlahi marifet mahâllidir.
  4. Hafi; sağ memenin iki parmak kadar üstünde. Hafi ilahi istiğrak (boğulma, gark olma) merkezidir. İlahi tecelli ve nurlar içinde kaybolma mahallidir. Buna istiğrak denir.
  5. Ahfa; boğazın altındaki çukurundan iki parmak kadar altında. Ahfa ilahi izmihlal (yok olma, kaybolma) merkezidir. İlâhî sır mahallidir. Gizli ilimler ve tecelliler merkezidir. Burada elde edilen duruma izmihlal denir.
  6. Nefis;  letâifi iki kaşın ortasında.
  7. Letâif-i Küll; (Tüm Beden) Latifelerin tamamı. Tepede, başın üstünde.

 

Bütün latifelerin merkezi kalptir. Kalb ruhun sarayı hükmündedir. Terbiye olmamış nefs, devamlı kötülüğü emreden sıfatıyla kalbi tamamen hükmü altına aldığı zaman, kalbden Allâh için hiç bir hayırlı amel çıkmaz. Bu durumda ruh da, nefsin arzularına bağımlı hâle gelir. Artık kalb ve ruh asli vazifelerinden uzaklaşmış ve ölmüşçesine gaflete düşmüş olurlar. Bu hâl kalbin perdelenmesi ve günahlarla kararmasıdır.

Vücutta daha pek çok noktada Letâifler vardır. Örneğin ellerin ayaları da birer letâif noktasıdır. Açıldıkları zaman dua edildiğinde gökyüzünden yağan rahmeti ve feyzi hoş bir ağırlık olarak algılarlar. Ağrıyan, şişen, hasta organa bu eller yaklaştırıldığında yanmaya, yüksek derecede bir ısı hissetmeye başlar. Vücutta daha buna benzer pek çok Letâif noktası bulunmaktadır. Fakat bunların çoğu dünyaya aşırı bağlılıktan ve günahların manevi yüklerinden işlemez hale gelmişlerdir.

Letâifler çalışmazsa manevi ilerleme durur. Çünkü Ruh bu Letâif noktalarından emir âlemine yükselmekte, insanı bu yolla olgunlaştırmaktadır.

Letâiflerin temel işlevlerini tam anlamıyla bilememekteyiz. Ama tüm ruhsal işlevler onların aracılığı ile gerçekleşmektedir. Çünkü letâifler ruhun temel organlarıdır. Kur‘an-ı Kerim’in ifadesiyle insana ruh hakkında çok az bilgi verilmiştir (İsra suresi 85. ayet). Tabii ki ruhun manevi organları olan Letâiflerin her birisinin ayrı bir işlevi vardır. Duygu ve düşüncelerin, hayallerin, bilinçaltı bilgilerinin Letâiflerle yakın bir ilgisi bulunduğu gibi imanla ilgili tüm kavramlar da doğrudan Letâiflerle ilgilidir. Örneğin ilahi aşk, cezbe, Allâh’ın huzurunda olma duygusu, Allâh’ın varlığını her yerde hissetme, Allâh’ta yok olma isteği, kerametler (aynı anda birkaç yerde görünme, ruhlarla konuşma…) vs.

İnsan nefsine halk arasında “huy“ da denir. Bununla ilgili pek çok atasözü vardır: Huy canın altındadır. Can çıkar huy çıkmaz. Huylu huyundan vazgeçmez. Bir insan yedisinde neyse yetmişinde odur, derler. Bütün bunlar doğrudur. Ama terbiye görmemiş nefis için geçerlidir.

 

Keramet

Elbette kerameti yaratan yüce Allâh’tır. Ama yüce Allâh (c.c.) her şeyi bir sünnetullâha göre yaratmaktadır. Sünnetullâh ilahi yasalar demektir.

Kerametler velilerin olgunlaşan ruhlarıyla meydana gelmektedir. Dolayısıyla kerametlerin meydana gelmesinde Letaiflerin birinci derecede rolleri bulunmaktadır.

Ruh, Allâh’tan ilahi bir soluk olduğu için yüce Allâh’ın (c.c.) izni ve taktiriyle Letâifleri aracılığı ile kerametler gerçekleşmektedir. Kerametlerdeki Sır Letâiflerde gizlidir.

Letâifler Lahut âlemine yükselip de Allâh’ın sıfatları ve güzel isimlerinin gölgelerine ulaştığında çeşitli kerametler için gerekli olan güç ve kudrete sahip olmaktadırlar.

Kalplerde olanı keşfetme, kabirdekilerin ahvalini bilmek, hastalara şifa vermek, suda yürümek, aynı anda değişik yerlerde bulunmak hep Lahut âlemine, yüce Allâh’ın sıfat ve güzel isimlerinin gölgesine yükselmiş olan ruh, dolayısıyla Letâifler aracılığı ile gerçekleşen ve bilinen belli başlı kerametlerdir.